Değerli Dostlarım
Lojistik, insan kaynağını en iyi kullanmak zorunda olan sektörlerin başında geliyor. Tüm sektörlere dokunması, geniş bir alanda hizmet sunması ve iş çeşitliliğinin fazlalığıyla sektör gerçek anlamda kaliteli insan gücüne büyük ihtiyaç duymaktadır. Bu anlamda çalışanların doğru seçimi, bunların iyi yönetilmesi ve aynı hedef doğrultusunda yol almalarının sağlanması gerekiyor. Bunun tek yolu da çalışma kültürünün oluşturulması ve bunun iyi eğitimli personelle desteklenmesidir.
Sürekli üstüne basa basa söylüyoruz. Sektörümüzün geleceği teknoloji ve yeniliklerde yatıyor. Türkiye’nin 2023 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi’nde sanayi ve teknoloji hedeflerine ulaşmak için belirlenen 23 alt politika alanı arasında lojistik sektörümüz de yer alıyor. Dijital dönüşüm ve buna eşlik eden yenilikçi uygulamalar işletmelerin temel stratejisi haline geliyor. Lojistik sektörü, rekabet gücü ve verimliliği artıracak teknolojik yatırımları gerçekleştirmek zorundadır. Bunun ilk yolu da insan kaynağıdır.
Lojistik sektörünün önümüzdeki dönemde yaşayacağı gelişmelere bakarsak insan kaynağının nelere etki edebileceğini ve firmalarımızı nereye götürebileceğini daha iyi anlarız.
Artık ticaret küresel yapılıyor. Dünyanın her yerinden mallar alınıyor ve bu mallar her noktaya satılıyor. Bu da büyük bir tedarik zinciri yönetimini gerektiriyor. Lojistik sektörünün en büyük zorluklarının başında, taşımacılık konusunda esnekliğin sağlanması, yeni taşımacılık yönetim sistemlerini geliştirilmesi ve bunların entegrasyonunun sağlanması geliyor. Gelişen teknolojiler müşteri beklentilerinin de değişmesine yol açıyor. Müşteriler veri etkinleştikçe, lojistik hizmetlerinin süreç boyunca kendilerini bilgilendirmelerini istiyor. Kısaca lojistik uzmanlarının müşteriye mümkün olan en iyi değeri sağlamaya yönelmeleri gerekiyor. Burada kritik nokta, eski ve geleneksel yöntemlerden dijital iş modellerine geçişte ortaya çıkabilecek aksaklıkların iyi yönetilebilmesi.
Nihayetinde varacağımız noktada, farklılaşmamış lojistik yapıların beraberinde; taşımacılık, depolama ve dağıtımı alanlarında tedarik zinciri süreçlerini de farklılaştırdığını göreceğiz. Merkezi olmayan tedarik zincirlerini getiren piyasa değişiklikleri, yeterli altyapıların henüz tam olarak geliştirilmediği lojistik işletmeleri üzerinde baskı yaratıyor. Tedarik sahipleri alanındaki işletme sahipleri ve insanlar, işletmeleri son tüketiciye bağlayan doğrudan dağıtım kanalları kuracak. Bu, kendi e-ticaret işlemlerini geliştirmelerini veya ürünlerini üçüncü taraf platformları aracılığıyla dağıtmalarını sağlayacaktır. Aynı şekilde, geleceğin lojistiği, ürün güvenliğini ve bütünlüğünü arttırmanın bir yolu olarak tedarik zincirinin görünürlüğünü arttırmaya odaklanacaktır. Teknoloji endüstrisindeki yeni, değişen trendler, lojistik sektörü için birçok sonuç getirecektir. Yeni lojistik teknolojisi trendleri, piyasalar daha merkezi hale geldikçe ve tedarik zinciri kuralları teknoloji merkezli lojistik modellere doğru değişmeye başladığında, düzenleme, rekabet ve maliyetlerde değişiklikler getirecektir.
Gidişat bu şekilde ve sektör olarak bu dönüşümü gerçekleştirecek çalışanlara çok ihtiyacımız var. Artık firmalarımızın yurtiçinde büyük olmaları, iyi hizmet sunmaları yeterli değil, firmalarımızın rüştlerini ülke dışında da ispatlamaları gerekiyor. Nitekim, On Birinci Kalkınma Planımızda da, “yüksek gelirli ülkelerin yenilikçi üretim teknolojisi ve nitelikli insan kaynaklarındaki üstünlüklerini teknoloji savaşları, ticaret savaşları ve korumacılık yaklaşımlarıyla tahkim ederek küresel değer zincirlerindeki liderliğini devam ettirme çabası”nı sürdürdüğü belirtilerek, ülkemizin teknolojik dönüşüme ayak uydurabilmesi için öncelikli sektör ve alanlarda nitelikli insan kaynağını zenginleştirmesi zorunluluğunun altı çiziliyor. Planda, “mesleki eğitimin ve yüksek öğretimin iş dünyası ile entegre edilmesi, nitelikli insan kaynağı için istihdam teşviklerinin basitleştirilmesi ve bu teşviklerde öncelikli sektörlere ağırlık verilmesi”ne temel amaçlar arasında yer alıyor.
Bu anlamda, UND’nin girişimleriyle “karayolu taşımacılık sektörünün” de dahil edildiği “İstihdam Odaklı İşletme Kredisi” uygulamasını sektörümüz adına memnuniyetle karşılıyoruz. Devletimiz tarafından uygulamaya konacak bu ve benzeri istihdam desteklerinin sektörün ihtiyaç duyduğu insan kaynağının gelişimine önemli katkıları olacaktır.
En büyük hayalim, dünyada tanınan büyük lojistik markalarımızın oluşmasıdır. Sektör olarak büyük bir birikimimiz var, bunu teknoloji ve insan kaynağı ile birleştirirsek bunu sağlamamamız için hiçbir neden yok.
Bu vesileyle, sektörümüzün yeni yılını en iyi dileklerle kutluyor; 2020 yılının tüm paydaşlarımıza yeni kazanımlar getirmesini diliyorum.
Saygı ve Sevgilerimle
Ö. Çetin Nuhoğlu
UND Yönetim Kurulu Başkanı
Aralık 2019